17 Aralık 2012 Pazartesi

Kürd'ün şeb-i arusu


17 Aralık ve Şeb-i Arus’un tasavvuf dışında Kürt için başka bir anlamı daha var.

49’lar davası..

Bu davanın tutukluluklarından Musa Anter kendine has uslubuyla toplu tutuklamaların başladığı 17 aralık gününün kendileri için bir nevi Şeb-i Arus olduğunu anlatır…

Bu dava sürecinde yaşananlar Devletin kürde bakışının ne olduğunu, bunu teoriden pratiğe taşıma işidir aslında.

Hem davadan önce hem de sonra bu pratiği Kürtler üzerinde uygulamaktan hiç çekinmemişlerdir.

Bilmeyenler için bu süreç kısaca şöyle işlemiştir:

5 Aralık 2012 Çarşamba

Kürtçe Islık..





Apê Musa’nın uğruna dayak yediğin Kürtçe ıslık hikayesi çok meşhurdur. Kime sorsan herkes o hikayeyi anlatır. Ben başka bi Kürtçe ıslık hikayesini onun Çinara min kitabından alıp çevirdim.

30 Ekim 2012 Salı

şerefsizliğin bu kadarı...

şerefsizliğin de bu kadarı.

din tacirleri gemiyi azıya almışlar. dini imanı bi kenara bırakıp çiğ ırkçılıklarıyla saldırıyorlar, iftira atıyorlar. bundan çekinmiyor,utanmıyor sıkılmıyorlar. 

yeni akit, vakit, habervaktim ya da her ne kuzê kerê ise bi lağım çukuru biliyorsunuz. 

hedef gösterme, yalan dolan yazma onlar için vakayı adiye. bu defa da öyle bişey yapmışlar. 

temmuzun ortasında ahmet türk'ün mardin'deki evinde çekilmiş bir fotoğrafı sanki dün çekilmiş gibi vermişler. 

başbakanları da bunu gerçek sanıp bdp'ye saydırmış da saydırmış. 

bu haberi yapanlar, konuşanlar bu şerefsizlikliklerinin farkındalar. çok sağlam bir damara oynuyorlar.kürtler meselenin ne olduğunun bilincinde. bu fotoyu ve hikayesini falan biliyorlar. 

onların istediği kürt nefretini, ellerinden gelen her türlü adiliği yapmış olmalarına rağmen baş edemedikleri legal siyasi rakiplerine olan nefreti körüklemek. 

bdp seçmenine bir etkisi olmayacak orası kesin ama durumdan vazife çıkarıp bdp'ye fiziki saldırıda bulunmak için salyalar akıtan guruhun iştahını kabartan şeyler bunlar. 

allah belanızı versin. 


fotoğrafın ilk yayınladıktan sonraki hali de  şurda. twitte de yazmıştım.  18 temmuz 2012'de hem de .



21 Ekim 2012 Pazar

milliyetçilerin yazım kuralları ile imtihanı..

Yazım yanlışı yapmak normal bişey..

Hepimiz bi yerlere bişey yazarken yapabiliriz bunu.

Anadilimizde yazarken de yapabiliriz. Biz Kurdî yazarken de yaparız. ki bizim için daha normaldir bu durum. bu konuda bi eğitim almamışız, öğretim yok vs.

Velhasıl, herkes her dilde yapabilir.

Konumuz bu değil. konumuz Türk milliyetçilerinin karakteristik bi özelliği..

Doğru dürüst Türkçe yazamamaları!

Ağızlarını açıp salya akıtmaya başladıklarında Türk, Türkçe derler de başka bişey demezler ama dillerinden yazım kurallarından bihaberler.

Açın herhangi bi sitelerini bu dediklerimi görürsünüz mutlaka.

Hadi diyelim nettekiler yeterince özen göstermiyor. Ya dışarıdaki işleri?

Şu fotoğrafı geçen gün Mecidiyeköy'de çektim. O civarda bu pankartlardan 2-3 tane daha vardı.

Türk milliyetçisi en büyük düşmanı olan de-da ekinin yazım kurallarına yenik düşmüş yine...


Bu delikanlılar(!) Kerkük ya da Musul'da ne yapacak bilemiyorum ama görünüşe göre çok iddialılar. Kesin gidecekler. Başkanları Kerkük'e vize alamamıştı ona mı atıfta bulunuyorlar yoksa orda daha düzgün Türkçe öğretiliyor gidip Türkçe'mizi geliştirelim mi diyorlar anlayamadım.

Kendilerine diyecek tek bi laf var aslında: lan daha de-da'yı doğru yazamıyon nereye gidiyon?? Yavaş git de saçın başın dağılmasın!!

28 Eylül 2012 Cuma

mağdurum ben hakim bey...

Bu aralar Tayyip'in yağ değiştirme zamanı sanırım. O kilometreye gelmiş.

Hangi kanalı açsak; Başbakan Tayyip Erdoğan ve karşısına dizdiği çoğunluğu yağdanlık gazetecileri görüyoruz.

Dünyaca ünlü araba yağı markaları bu programlara sponsor olsa gram sırıtmaz.

20 Eylül 2012 Perşembe

kayık...

eline fotoğraf makinesi alan herkesin yaptığı ortak bi şey var. sümüklü çocuk,yaşlı adam/kadın ve kayık fotosu çekmek...

bu üçlü herkeste fix..


bu furyadan eksik kalmayayım dedim ben de indim haliç kenarına kayık fotoğrafı çektim 


                                                 büyütmek için fotoğrafın üstüne tıklayın

APÊ MÛSA

Geçen sene Apê Mûsa'nın katledildiği günün yıldönümde aşağıda linki olan yazı yazmış ve "Katledilişinin 19.yılında Apê Mûsa’yı bir kez daha rahmetle anarken, önümüzdeki seneye kadar ayıplara yenilerinin eklenmemesini diliyoruz. Ayıplar giderilmeyecek o artık bariz bir şekilde belli bari yenileri eklenmesin." şeklinde bitirmişim.. 

geçen 1 sene içinde bu isteğimin ne kadar safça kaldığının farkındayım. devlet olanca hızıyla gençleri katletmeye devam ediyor, katillerini koruyor, tahliye ediyor.. 


92'den bu yana adım atmadık diyorlar özetle.. 


yazının linki burdadır: 


http://birakurda.blogspot.com/2011/09/ape-musa.html

19 Eylül 2012 Çarşamba

ne oldu??

son zamanlarda en çok duyduğum soru "ne oldu??" sorusu..

sanaldan tanıdıklarımı geçtim, sosyal hayatta çevremde olan arkadaşlarım,iş arkadaşlarım, ailem falan herkes nerdeyse aynı soruyu soruyorlar..

sorunun sebebi internet için aldığım karar.

her yerde her dakika bi yerlere bişeyler yazan biri olmaktan, artık nete bile girmeyen biri olmam dikkatlerini çekmiş.

 ne yaptım;

özetle; tüm sosyal medya ve internet hesaplarımı kapattım. sözlüklerdekileri de  dondurdum. telefondaki tüm sohbet,anlık mesajlaşma,internet eklentileri ve programlarını sildim.

17 Eylül 2012 Pazartesi

panoramik fotoğraf

Panoramik fotoğraf çekmek, eğlenceli bi iş. 

Bi kere "fotoğrafla uğraşma" hissini tadıyorsun bu işle. uğraşmak dediğim şey; bu türün gerektirdiği şeyler tabi.. 

Makineyi doğru koymak, doğru çekmek, birleştirmek için program kullanmayı bilmek gibi şeyleri öğrenmek ve sonrasında ortaya çıkan şeye bakmak, insanı iyi hissettiriyor "uğraştığıma değmiş" dedirtiyor.

Amatörler için güzel ve aslında biraz da amaçlanan şey bu. Yani bu işten para kazanmıyorsun, sırf zevk için yapıyorsun, sonunda da o zevki tadıyorsun.. çalışmanın amacına ulaştığının göstergesi aslında.

Neyse uzatmadan kendi panoramik foto denemelerime geçeyim.. 

12 Eylül 2012 Çarşamba

xalê hesen

blog güncellemek çok zor iş. çekenin bileceği bi dert bu. ben de bu sıkıntıyı çekiyorum. çoğu zaman aklıma gelen, "aa ulan bunu bloga yazayım" dediğim şeyleri koşuşturmaca arasında unutuyorum ya da yazmaya vakit bulamıyorum vs. hasılı zor.

blogu güncel tutmam lazım gibi bi hissim var ve onu bastırmak için tamamen amatörce çektiğim fotoları burda yayınlama kararı aldım. her yayınladığım fotonun altına bi kaç cümlelik notlar yazmayı düşünüyorum. bazen nasıl çektiğimi ya da çektikten sonra nasıl işlediğimi de yazmayı düşünüyorum. bunu iki sebeple yapıyorum. birincisi bu işleri merak eden benim gibi hiç bişey bilmeyenlere "ben de yapabilirim" gazı vermek, ikincisi okuyanlar arasında bu işleri benden daha iyi bilenlerin tavsiyelerini almak belki bize biraz yardımcı olurlar.

26 Temmuz 2012 Perşembe

Kürd'ün govend aşkı..

bu yazıyı kürt 2.0 e-derginde bi konunun parçası olarak yazmıştım sonra fark ettim ki tek başına da yayınlabilir bu. bağımsızlığını ilan ettim hemen. adına henüz kuzey ibaresi yerleştirmedim onu türk medyasına bırakıyorumm ..

20 Temmuz 2012 Cuma

Qehwa Bifitara...



Malum oruç başladı…

Kuzey yarım kürede yaz mevsimine denk gelen oruç tutan herkes için çok zor ibadet gerçekten.

Kürtler için Ramazan ayı ayrı bir zor tabi..

İklimden ötürü tutan için zor iken, psikolojik baskılardan ötürü tutmayanlar için zor.

Hadi çemberi biraz daha daraltalım küçük yerleşim yerlerinde daha da zor.

Örneğin Nusaybin…

26 Mayıs 2012 Cumartesi

kız kaçırma




Mardin’de bizim köye komşu bi köy var. İsmi Kuferdel.

Bu köyün ilginç bi de özelliği var, o köyde nerdeyse hiç düğün yapılmıyor.

Düğün yapılmamasının bi da sebebi var elbette; bu köyde nerdeyse herkes “kız kaçırma” yöntemi ile evleniyor.10 çiften 1 ancak "normal" şekilde evleniyor.

6 Mayıs 2012 Pazar

teq-req...


Teyip yine bozulmuş..

Tek tek, teq-req diye sesler çıkarıyormuş...

Bu konuda bişeyler yazmak icap eder ama, malum tembellik, vakitsizlik falan derken yazamıyor insan.

9 Nisan 2012 Pazartesi

rext û keleşa min bîne!!!




90 ların başı..

Devletin Kürtlere kan kusturduğu, kontraların, askerin her gün köyleri ateşe verdiği,köylüye işkence ettiği zamanlar..

Mardin Midyat civarında bi dağ köyünde geçmektedir olay…

Pkk halka “siz de silahlanın, kendinizi koruyun” çağrısı yapmıştır.

19 Mart 2012 Pazartesi

anarşik misiniz siz?


Birazdan yazacaklarım tahmin ediyorum hepinizin başına gelmiştir.

Tanımadığınız insanlarla muhabbet ederken olur genelde bu..

Hayatımızın hepsi toplam 4 konu etrafında döndüğünden sözü mutlaka dönüp dolaşıp geleceği bi yer vardır: 
Kürt sorunu.

Karşınızdaki toplumda hakim olan havayla ve herkesin kendileri gibi düşünmek zorunda olduğunu varsayarak ağzına ne gelirse Kürtlere saydırmaya başlar.

Ê ama ben de Kürdüm dediğinizde o klasik “ olsun sen iyi bi insansın üstelik hiç kürde benzemiyorsun” tepkisini alırsınız.

Bu gözler ve kulaklar kürde benzemiyorsun lafına  “ ayh çok teşekkür ederim” diyen şuursuz bünyeler görüp duymuşken,bu mal muhabbetler şaşmıyor artık.

Neyse Yüksel Aksu entelköy efeköy e karşı filminde bu mallığın bi de ege versiyonunu çekmiş. Çıkar anarşik kelimesini yerine koy kürt kelimesini muhabbet hep aynı.. 


17 Mart 2012 Cumartesi

MAĞDUR POLİS VOL 2


ilk mağdur polis hikayemiz çok beğenilince devamını çevirdik. 

bu ikinci hikayeyi olayın kahramanın ağzından dinleyeceksiniz. polisi mağdur(!) eden kahramanın ağzından. 

olayı tüm içtenliği ile anlatan arkaaşa teşekkürü bir borç bilip hikayeye davet ederiz

16 Mart 2012 Cuma

halepçe





Fetullahçılar Çanakkale’nin önemini vurgularken sürekli bir olay anlatırlar.

Turgut Özal eğitim sistemini incelemesi için Japonya’dan uzman pedagoglar çağırtır.

Adamlar gelirler çalışmalarını yapıp sonuçlarını sunmak için Özal ve bürokratları ın huzuruna çıkarlar.

12 Mart 2012 Pazartesi

İZMİR..




Kordon, kız, hava, demokrasi kılıflarıyla bezeli faşist bi memleket aslında..

Burda herkes demokrat, herkes Avrupalı ama lafta…

Rahat ve çağdaş olmayı parkta bira içebilme özgürlüğüne endekslemiş gençleri var.

12 Şubat 2012 Pazar

yerim gızz!!





Haberlerde Kılıçdaroğlu’na yanlışlıkla “çiller tutuklandı notu” iletildiğinde bizim evde kahkahalar koptu, geçende.

Hayır, bu hükümetin kendine örnek seçtiği; bi dönemin tüm kanlı eylemlerini hem maddi manevi destekleyen, katilleri koruyan bi kişiye dokunulmayacağına kesin kanaat getirmiş olmamız ya da “kılıçdaroğlu’nun aklına” gülmedik.

Mesele başka.

30 Ocak 2012 Pazartesi

MAĞDUR (!) POLİS



Günün gülümseten haberi Amed’den…

Sur ilçesinde sivil halde gezen kadın polis kapkaça uğramış.

Kadın sivil polis miymiş, yoksa izin gününde sivil halde miymiş anlayamadık.

Gerçi üstüne trafik polisi yeleği giyen sivil polislerin kavşaktaki trafiği idare ettiği 
ortamda gereksiz bi ayrıntı gibi geldi bu

Bunun neresi komik diyeceksiniz?

26 Ocak 2012 Perşembe

HAMİLE ADAM




Oya Eronat adlı tescilli hırsız vekil yine konuşmuş.

Kendisinin utanma hissi olmadığından bu kadar sık konuşup saçmalaması, artık vakayı adiye.

Bunlar değinmeye anlatmaya gerek yok.

Bugün Diyarbakırlı dayımın anlattığı bir Diyarbekir meselini anlatmak isterim ben.

25 Ocak 2012 Çarşamba

KÜRT! ANASI KÜRT !




Son günlerdeki en meşhur konumuz Hakkârili Uğur ve çocukların katıldığı siyaset meydanı programı…


Programdaki Ali Kırca’nın sakalları da dahil olmak üzere her şey hakkında yazıldı, çizildi konuşuldu …

O kadar ki kırca, bijweng in eleştirilere dayanamayıp sinekkaydı traş bile oldu.

Şaka bi yana…