18 Ekim 2010 Pazartesi

BAŞLARKEN

Bir insanın kendini anlatması eğer o kişi narsist değilse sanırım dünyanın en zor işlerinden biridir.

Neyseki ben kendimi değil de oluşturmayı düşündüğüm ortamı anlatacam. O açıdan işim biraz daha kolay.

“ birakurda.blogspot.com nedir, ne değildir, biz kimiz, neler yapmayı planlıyoruz” gibi soruların cevaplarını verirsek, hem bizi okuyan/okuyacak , takip eden/edecek olan kişilere ip ucu vermiş oluruz hem de kendimiz için takip edeceğimiz bi çizgi çizeriz diye düşüyorum.

Öncelikle belirtmem gereken şey burası kolektif blog olacak. Fikirleri ne olursa olsun küfür ve hakaret içermediği sürece ağırlıklı olarak güncel siyaset, kültür-sanat, teknoloji, mizah konularında yazan ve bu sayfaya katkıda bulunmak isteyen herkese kapımız açıktır.

Ve tabi bizler de yani bu sayfayı açanlarda bu konularda, bir arkadaşımızın deyimi ile “Kurdocul” yaklaşım gösteren içerikle ile katkıda bulunacaz.

Bu sayfada bolca Kürtçe – tercümeleri ile beraber tabiî ki- yazı göreceksiniz ayrıca, Kürtçe bilmeyen dostlarımız mağdur etmeyecez hiçbir zaman.

Tercüme işine sayfanın ismi ve sloganı ile başlarsak yerinde olur.
“Bîr” kelimesinin Türkçe 2 karşılığı var.

Birincisi; bellek, hafıza, bilinç…

İkincisi; kuyu.

Bîra Kurda da iki anlama geliyor haliyle:

1-Kürtlerin belleği, bilinci
2- Kürtlerin kuyusu,

Buradaki espri olaylara Kürtlerin bilinci ve belleği ile yaklaşıp, asit ve Petrol kuyularında hayatlarını kaybedenlerin anısını yaşatmaktır.

Zaten slogan da buna işaret eder :

BİZİ KUYULARA ATTILAR, UNUTMAYIN!

Hadi bismillah….