20 Eylül 2011 Salı

APÊ MÛSA





Esmer dergisinin Eylül 2005 sayısında aklıma her düştüğünde canımı acıtan bir fotoğraf yayınlandı. sanırım ilk kez yayınlanıyordu o fotoğraf..

Fotoğrafta 4 tane adam, fonunda pencereleri, kapıları olmayan boş evlerin olduğu taşlık bir alanda, bir tabut taşıyorlar.


Fotoyu kim çekti bilmiyoruz ama tabutun içindekini hepimiz çok iyi tanıyoruz:

Musa Anter, Apê Mûsa!

Onu adice kuytuda katledenler, tüm Kürtler bir araya gelip omuz versek kaldıramayacağımız manevi ağırlığı olan bir adamı, un çuvalı taşıtır gibi, yangından mal kaçırır gibi, ailesine bile haber vermeden gömdürmüşler.

Fotoğrafın altında da “hepinize babalık yaptığı için bizimle ilgilenmedi” diyen kızı Rahşan Anter’in hepimizin duygularına tercüman olan notu “babam son yolculuğun böyle yalnız mı olmalıydı ” var.

 Neredeyse her Kürt ailesinde bir faili meçhul cinayet vardır. Herkesin kendi acısı dışında ortaklaştığı bir acı varsa o da Musa Anter cinayetidir.

Nasıl olmasın ki?

Ömrünü bu halkın, dili, kültürü, kimliği, varlığı için harcamış, sembol olmuş bir adam…
Devletin her canı sıkıldığında yakalayıp işkenceler, hakaretler ettiği, kendini“Türkiye’nin 55 yıllık girdisinin, çıktısının yeminli, canlı bir şahidiyim. Hem yalnız şahidi mi? Değil!.. Sanığıyım. Mahkûmuyum” diye anlatan bir adam.

Bunların hepsini bi kenara bırak göz kırpılmadan katledilen 74 yaşında yaşlı bir insan…
Devlet, Kürtlere karşı ne kadar acımasız olduğu ancak böyle bir cinayetle gösterebilirdi.

Gösterdi…

Bu tavrını devam ettiriyor da üstelik. Üzerinden 19 yıl geçmesine, dönemin Jitem tetikçilerinden Abdülkadir Aygan’ın itiraflarına rağmen, katillerini bulma konusunda dişe dokunur bir adım da atmadı. Gençleri, çocukları öldürmeye devam etti, ediyor.

Yaptıkları her olayda olduğu gibi her seferinde katillerin yanına kar kalıyor. Bu yeni katillerin önünü de açıyor aynı zamanda. Güç alıyorlar bundan.

17 bin faili meçhul (!)  içinde bir tanesinin bile katilinin bulunup cezalandırılmaması, “barış olacaksa biz faili meçhulleri unutmaya hazırız”  diyen Kürtlerin acısını katlayan bir insanlık ayıbıdır.

Musa Anter’in hayatı, öldürülüşü ve sonrasında bugüne kadar süreç, Kürt sorunun geniş özetidir. Kürtler ve bu ülkede özgürlük mücadelesi yürüten herkes için çok fazla ders, mesaj içermektedir. Sadece bundan yeteri kadar ibret alsa idik sanırımı şimdi çok farklı bir noktada olurduk.

Katledilişinin 19.yılında Apê Mûsa’yı bir kez daha rahmetle anarken, önümüzdeki seneye kadar ayıplara yenilerinin eklenmemesini diliyoruz. Ayıplar giderilmeyecek o artık bariz bir şekilde belli bari yenileri eklenmesin.

Not: Foto Esmer dergisinden alınmıştır. Onların ve Anter ailesinin hoşgörüsüne sığınarak yayınlıyoruz. Fotodan haberi olmayan arkadaşlarımız da görsün, devletin vahşiliğine bir kez tanık olsun diye. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder