zinciriye medresesi

İnsanın kendi memleketinde "turist" olarak dolaşması tuhaf. 

Bilmediklerini,görmediklerini fark edince de ayıp aynı zamanda. 

Mardinli olarak bu ayıbı hisseden turistlerdenim ben de, maalesef. bu ayıbı gidermek için her gittiğimde tüm kentin belli kısımlarını yaya olarak dolaşırım. 

bu sefer gezdiğim yerlerden biri zinciriye medresesi oldu.. 

biraz geç gittiğimden fazla kalamadım. zira güvenlikçiler gelip inmem gerektiğini söylediler. kaldığım bi 15-20 dk lık sürede az foto çekebildim. 

medrese kentin en eski ve görkemli yapılarından biri.. kalenin hemen altında yer alıyor

.. 

rasathane, müze olarak da kullanılan medresede şimdilerde ise artuklu üniversitesinin kürtçe derslerinin verilmeye başlanmış. 

velhasıl ben de bu binanın tepesinden mezopotamya ovasını, kubbesini, kubbe üstüne konan güvercinlerini ve içindeki eskimiş bir tahta kapıdan içeri süzülen ışıkları çektim.. 

büyütmek için fotoğrafların üstüne tıklayınız. 

                                         medresenin bahçesinden ovanın görünüşü..

kubbedeki güvercinler.. 

bu fotoğrafın adını "ez firiyam/uçtum" diye koymuştum.

bunun da adı "baskên kevokên azad/ özgür güvercinlerin kanatları"

eskimiş tahta kapı. birini biraz daha yakından çektim.. koyu olanı daha çok sevdim. kadraj eğik ama... 

medresenin damından mezopotamya ovası..

bunu medresenin biraz aşağısından çektim. burda olsun bu da hema bi sıkıntı olmaz..