Şark İstiklal
mahkemesi savcısı Ahmet Süreyya Özgeevren anlatıyor
“Bir gün
mahkemeye karayağız bir kürt genci getirdiler.
hakimler
sorguya çekti.
türkçe
bilmediği anlaşılınca,hakimler danıştılar ve delikanlının idamına karar
verdiler.
Gerekçeleri şöyle idi : Türkçe bilmeyen bir
kimseden bu memlekete hayır gelmeyeceğinden idamına karar verildi.
Hemen o gece
götürüp çocuğu astılar..
Dağkapı meydanında Yalova adlı küçük bir otel vardı. Orda kalıyordum.
uyur uyumaz o Türkçe bilmeyen
çocuk rüyama girerek boğazıma sarıldı ve “ niye bıraktın beni idam etsinler?”
tehdit etti.
Sabaha kadar bu hal
2-3 sefer tekrarladı. Deliye dönmüştüm.”
Geçen bunca yılda sadece öldürme yöntemleri değişmiş.
bir gün "ölülerimizin kemikleri ile yüzleşecek"ler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder